Haber Detayı

KADIN HAKLARI MERKEZİMİZDEN BASIN AÇIKLAMASI

Sakarya Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Reyhan Şahin “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü” nedeniyle bir basın açıklaması paylaştı.

 

Basın açıklamasına Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Reyhan Şahin, Üyeler Av. Merve Sipahi,  Av. Esra Turgut, Av. Özlem Yılmaz ile   Baro Başkanı Av. Zafer Kazan ve Başkan Yrd. Yeliz Aydın İpek katıldı.

 

Kadına yönelik şiddeti terör olarak ifade eden Av. Şahin, çözüm yolunun ancak cinsiyet eşitliğinin sağlanması ile mümkün olacağını vurguladı.

 

Av. Reyhan Şahin “Siyasi erkin ve STK’ların ortak çalışması ile gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını ve bunun devlet politikası haline getirilmesini talep ediyoruz” dedi. Kadına yönelik şiddeti önlemede cezaları ağırlaştırmanın şiddeti daha çok körüklediğini belirten Av. Şahin yapılacak olan düzenlemelerin öncelikle eğitim sisteminden başlaması gerekliliğini vurguladı.

 

Sakarya Barosu Başkanı Av. Zafer Kazan da :”Biz Cumhuriyet’ten sonra batıdan yasaları aldık ama hukuku alamadık. Hukuk devleti olmak bunu yaşatmak kültürel bir hazımdır. Asıl mesele zihniyetlerde dönüşümü gerçekleştirebilmek. Bu da ancak kültürel devrim ile mümkündür. Öncelikle aileden başlayan eğitim politikaları geliştirerek uzun süreçte topluma yayılacak cinsiyet eşitliği bilincini aşılamalıyız” şeklinde konuştu.

Sakarya Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Reyhan Şahinin yayımlamış olduğu basın açıklamasının tam metni şöyle:

 

KADINA YÖNELİK ŞİDDET “TERÖR”DÜR

 

“25 KASIM KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE ULUSLARASI MÜCADELE GÜNÜ”  ayrımcılığa, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ve en temel hak olan yaşam hakkına yönelik saldırılara karşı dayanışma günüdür. Şiddetin her türüne kime ve kimden geldiğine bakmaksızın karşıyız. Dünyanın dört bir yanını saran terör eylemlerine, patlayan bombalara, ateşlenen silahlara karşıyız. Barıştan ve yaşamdan yana tarafız. Terör bildiğiniz üzere “Siyasal, dinsel ve/veya ekonomik hedeflere ulaşmak amacıyla SİVİLLERE, resmi, yerel ve genel yönetimlere yönelik baskı, yıldırma ve her türlü şiddet içeren yolun kullanımıdır.” Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri de “TERÖR” dür.

 

KADIN CİNAYETLERİ

 

Kadın-erkek eşitliğini reddeden, cinsiyetçi, sistematik ve politik cinayetlerdir kadın cinayetleri.

Kadınlar en yakınlarındaki erkekler tarafından ve itaat etmedikleri, itiraz ettikleri güce ve baskıya boyun eğmedikleri zaman öldürülüyorlar. Boşanmak istedikleri kocaları, reddettikleri sevgilileri, zorla evlendirilmeye, çocuk yaşta evlendirilmeye, sinemaya gitmeye kalktıklarında babaları, abileri tarafından öldürülüyorlar.  İTAAT yerine İTİRAZ…GÜCE karşı direnme…

 

ÇÖZÜM CİNSİYET EŞİTLİĞİNİN SAĞLANMASI

 

Sorunun kaynağı günışığı kadar ortada GÜÇ. Gücüelinde bulunduran ve kullanan, kullanması örtülü ya da açıkça onaylanan patriarkal sistem. Sorunu doğru tespit ettiğimizde çözümde görünür hale geliyor.

 

Çözüm,  toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması.

 

HER YIL DAHA GERİYE GİDİYORUZ

 

Nasıl yapacağız, kim yapacak. Kadınları da güçlü ve eşit kılacak politikalarla siyasi erk tabi.

 

Neredeyiz, Dünya Ekonomik Forumu’nun 2015 Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporuna bakalım. Geçen yıla oranla bile geriye gittiğimizi söyleyerek.

Türkiye 145 ülke arasında 130. sırada

Ekonomik katılım ve fırsatlar açısından 131.Sırada

Kadınların iş gücüne katılımında 131. sırada

Eğitimde cinsiyet eşitliği açısından 105. sırada

Siyasal güçlenmede 105.Sırada

Mecliste kadın temsiliyetinde 86. ve bakanlık pozisyonlarında 139. sırada

Ve uçurumun tamamen yok olması için 118 yıl gerekiyor.

 

İLERİ DOĞRU HIZLI VE UZUN SIÇRAMALAR BEKLİYORUZ

 

Bu sıralamalarda bir önceki yıldan geriye değil, ileri doğru hızlı ve uzun sıçramalar bekliyoruz…

YAŞAMIN VE BARIŞIN KAYNAĞI OLAN KADINLAR YAŞASIN İSTİYORUZ…

 

 

                              Av. Reyhan ŞAHİN
SAKARYA BAROSU KADIN HAKLARI MERKEZİ BAŞKANI